Bu bir ‘Kara Kutu’ haberidir: Yargıç Pfizer’i haklı çıkardı.. ABD Şaşırtmadı…

Federal Mahkeme, Teksas’ın Pfizer’a Karşı Açtığı Davayı Reddetti

Federal bir yargıç, Teksas’ın Pfizer’a karşı açtığı dava hakkında verilen kararda, Kovid-19 pandemisi sırasında ilan edilen olağanüstü hal durumunda ABD yasalarının Pfizer’ı koruduğuna hükmetti.

ABD Bölge Yargıcı Sam R. Cummings, Pfizer’in aşısının etkinliğiyle ilgili iddialara karşı çeşitli yasaların şirketi koruduğunu belirten bir karar aldı. Cummings, “Mahkeme, bu davada, davalının Kamu Hazırlığı ve Acil Durum Yasası (PREP Yasası) kapsamında dokunulmazlığa sahip olduğunu tespit etti” dedi. Aynı zamanda Gıda, İlaç ve Kozmetik Yasası’nın da Teksas’ın iddialarına karşı bir kalkan oluşturduğunu açıkladı.

Olayın Ardındaki Gelişmeler

Teksas Başsavcısı Ken Paxton, Pfizer’ın Kovid-19 aşısının test edildiği klinik deneyde hatalı bilgiler verdiğini iddia ederek dava açmıştı.

Pfizer ve ortağı, aşının Kovid-19’a karşı yüzde 95 etkili olduğunu duyurmuş ancak bu iddiaların sadece iki aylık deneme verilerine dayandığı ortaya çıkmıştı.

Paxton’ın dilekçesinde, “17 bin plasebo alıcısı arasından sadece 162 kişinin iki aylık dönemde Kovid-19’a yakalandığı belirtildi. Bu verilere dayanarak, aşılamanın bir deneme katılımcısının Kovid-19’a yakalanma riskini önemsiz ölçüde azalttığı iddia edildi. Başlangıçta, Kovid-19’a yakalanma riski o kadar düşüktü ki Pfizer’ın aşısı enfeksiyon riskini sadece kısmen azalttı” şeklinde açıklamalar yer aldı.

Teksas yetkilileri, Pfizer’ı yanıltıcı reklamcılık ve Gıda, İlaç ve Kozmetik Yasası gibi çeşitli yasaları ihlal etmekle suçladı. Pfizer ise bu dava üzerine federal mahkemeye başvurdu ve PREP Yasası’na göre korunduğunu belirtti.

2020 yılında ABD Sağlık Bakanı Kovid-19 salgını nedeniyle olağanüstü hal ilan etti. Aşı üreticilerine tanınan muafiyetler ise 2029’a kadar uzatıldı.

Pfizer’ın avukatları, şirketin talep ettiği davanın reddine ilişkin özet yazıda, başka bir davadan alıntı yaparak, “Yasa, Pfizer aşısının uygulanması veya kullanılmasına bağlı ‘herhangi bir kayıp’ iddialarına karşı muafiyet sağlar. Bu iddialar, ‘kayıp’ kavramının geniş tanımıyla örtüşüyor” ifadelerini kullandılar.

Teksaslı avukatlar ise PREP Yasası’nın Pfizer’ı korumadığını ve ilaç üreticilerine karşı davalara engel olmadığını belirttiler.

Cummings’in verdiği açıklamada, “Devletin iddiası, Pfizer’ın aşının performansıyla ilgili büyük yanlış bilgilendirme yaptığını ortaya koymaktadır. Bu iddiaların önlenebilmesi için sağlam, iyi ifade edilmiş faktörler içeriyor ve bu duruma izin verilmemelidir” ifadelerine yer verildi. Cummings, Pfizer’ın temelde dilekçe ve yanıtında ileri sürdüğü nedenlerden ötürü davanın reddedildiğini belirtti.

Pfizer’in İlginç Tarihi Kara Kutu Kitabında

Pfizer’in geçmişi ve sağlık sektöründeki etkisiyle ilgili detaylar, 2019 yılında yayınlanan Kara Kutu kitabında gün yüzüne çıkarıldı. Kitap, Pfizer’ın kolesterol ilaçları ve Almanya’daki tartışmalı tarihini detaylı olarak ele almaktadır.

Kitaptan bazı bölümler şöyle:

“Pfizer şirketinin kökenleri Almanya’ya dayanmaktadır. Charles Pfizer ve kuzeni Charles F. Erhart, şirketi 1849 yılında Almanya’nın Ludwigsburg kentinde kurdu ve daha sonra ABD’ye taşıdılar.”

Pfizer şirketinin tarihine bakıldığında, sürekli olarak yeni ve kar getirecek ilaçlar üzerinde çalıştığı görülmektedir. 1950’de Terramycin adı altında antibiyotik merhemi keşfetmeleri bu çabaların bir örneğini oluştururken, 1980 yılında piyasaya sürdükleri ağrı kesici ilaç Fcldcnc ile ilk kez milyar dolar sınırını aşmayı başardılar.

1990’larda piyasaya sürdükleri kolesterol ilacı Lipitor ile yılda yaklaşık 13 milyar dolar gelir elde etmeyi başardılar. Bu başarı hikayesinde, Pfizer’ın yaptığı stratejik hamleler ve araştırmalardaki lider konumu etkili oldu.

Kitap, Pfizer ve diğer ilaç şirketlerinin sadece ABD pazarına değil, dünya geneline nasıl ilaçlarını tanıttığını ve pazarladığını detaylı bir şekilde ele almaktadır.

Genel olarak, kitap Pfizer’ın ilaç sektöründeki etkileyici yolculuğunu ve başarılarını anlatarak dikkat çekmektedir.

Related Posts

İsrail’in saldırıları Kurban Bayramı’nda da durmadı: Gazze’de en az 11 Filistinli öldürüldü

İsrail ordusunun Kurban Bayramı’nın üçüncü günü sabahında Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda en az 11 Filistinli hayatını kaybetti, onlarcası da yaralandı. İsrail ordusu, Gazze’nin kuzeyindeki Cibaliya ile Gazze kentinin doğusunda bazı ev ve tesisleri de patlayıcılarla havaya uçurdu.

TBMM’de bu hafta gündem yoğun: Başkanlık Divanı ile ihtisas komisyonları üyelerinin isimleri oylanacak

TBMM’nin 28’inci yasama yılının ikinci dönemi başlıyor. Numan Kurtulmuş’un yeniden Meclis Başkanı seçildiği ikinci dönemde, partilerin TBMM Başkanlık Divanı için belirlediği üyeler ile ihtisas komisyonlarında görev alanların isimleri Genel Kurul’da okunarak oylanacak.

Kurban pazarlarındaki yoğunluk bayramın ikinci gününde de sürüyor

Başkentte Kurban Bayramı’nın ikinci gününde kesimhane ve kurban pazarlarında yoğunluk devam ediyor.

Gökçeada’da korkutan deprem sonrası Prof. Dr. Ercan’dan açıklama

Ercan, Gökçeada açıklarındaki depremin Ege ve Kuzey Marmara kıyılarını etkilemeyeceğini belirtti.

CHP’den Yeni Akit’e tepki: ‘Rezilsiniz’

Elektrik çarpması sonrası yoğun bakıma kaldırılan ve durumu ağır olan Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek için “Çarpıldı” ifadesini kullanan Yeni Akit’e tepki yağmaya devam ediyor.

İç çatışma yaşayan siyasetin bayramları bile ortak değil

Yasalar önünde herkes eşit; ancak gerçekte öyle değil. Kızılay Genel Müdürü’nün kızıysanız, tutuksuz yargılanabilirsiniz. Muhalif gazeteciyseniz, tutuklanırsınız.