Uzmanı açıkladı: Dil ve konuşma terapisi, Asperger Sendromu’nda önemli role sahip

Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) kapsamında yer alan ve nörogelişimsel bir bozukluk olan Asperger Sendromu, bireyin sosyal etkileşim, dil kullanımı ve iletişim becerilerinde belirgin etkilere yol açıyor. Dr. Öğretim Üyesi Merve Savaş, dil ve konuşma terapistlerinin (DKT), Asperger Sendromlu bireylerin iletişim becerilerini geliştirme sürecinde kritik bir rol üstlendiğini söyledi.

Dr. Öğretim Üyesi Merve Savaş, 18 Şubat Asperger Farkındalık Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada Asperger Sendromlu bireylerin dil ve konuşma alanında yaşadığı sorunlar ve bunların giderilmesine ilişkin değerlendirmede bulundu.

“DKT, iletişim becerilerini geliştirmede önemli role sahip”

Asperger Sendromu’nun Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) kapsamında yer alan nörogelişimsel bir bozukluk olup, bireylerin sosyal etkileşim, dil kullanımı ve iletişim becerilerinde belirgin etkilenimlere yol açtığını kaydeden Savaş, “Dil ve konuşma terapistleri (DKT), Asperger Sendromlu bireylerin iletişim becerilerini geliştirme sürecinde kritik bir rol üstlenmektedir. Bu bağlamda, değerlendirme, tanılama, terapi süreçleri ve bireysel dil gelişimi önemli çalışma alanları olarak öne çıkmaktadır ” diye konuştu.

Sosyal dil becerilerinde farklılıklar var 

Asperger Sendromlu bireylerin dil gelişiminin, tipik gelişim gösteren akranlarına kıyasla farklılıklar gösterdiğini kaydeden Savaş, “Temel dil becerileri genellikle korunmuş olmakla birlikte, pragmatik (sosyal) dil becerilerinde belirgin farklılıklar mevcuttur. Bu bireyler, sözel olmayan iletişim unsurlarını (jestler, mimikler, tonlama) yorumlamakta güçlük çekebilmekte ve karşılıklı konuşmalarda konu dışına çıkma, konuşmayı sürdürme ve uygun şekilde sonlandırma gibi becerilerde eksiklikler gösterebilmektedir. Bu bağlamda, dil ve konuşma terapistleri, Asperger Sendromlu bireylerin dil becerilerinin geliştirilmesine birincil dereceden önemli roller üstlenmektedir ” dedi.

“İletişim becerileri çeşitli yöntemlerle değerlendiriliyor”

Dr. Öğretim Üyesi Merve Savaş, dil ve konuşma terapistlerinin, Asperger Sendromlu bireylerin iletişim becerilerini değerlendirmek amacıyla çeşitli testler ve gözlem yöntemlerinden yararlandığnı söyledi. Savaş, “Standart dil değerlendirme testleri, bireyin dilbilgisel, anlamsal ve fonolojik becerilerini ölçerken, pragmatik dil değerlendirme ölçekleri sosyal iletişim becerilerini analiz etmeye yöneliktir. Değerlendirme sürecinde, bireyin ailesi, öğretmenleri ve bireyin kendisiyle gerçekleştirilen görüşmeler önemli bir yer tutmaktadır. Bu süreç, bireyin iletişim becerilerindeki güçlü ve zayıf yönlerin belirlenmesine ve buna uygun bir terapi planı oluşturulmasına olanak sağlamaktadır ” ifadelerini kullandı.

“Dil ve konuşma terapisi, bireysel ihtiyaçlara göre şekillendiriliyor” 

Asperger Sendromlu bireyler için uygulanan dil ve konuşma terapisinin, bireysel ihtiyaçlar doğrultusunda şekillendirildiğini kaydeden Savaş, “Pragmatik dil becerilerinin geliştirilmesi amacıyla uygulamalı sosyal beceri eğitimleri, grup terapileri ve rol oynama teknikleri kullanılmaktadır. Ayrıca, bireyin sözel olmayan ipuçlarını anlamasını desteklemek amacıyla görsel destekler, hikâyeleştirme yöntemleri ve teknoloji tabanlı uygulamalar (örneğin, interaktif hikâyeler ve video modelleme) terapinin önemli bileşenleri arasında yer almaktadır ” dedi.

“Terapide beceriler kazandırılması hedefleniyor” 

Terapi sürecinde bazı becerilerin kazandırılmasının da hedeflendiğini söyleyen Savaş, “Terapi sürecinde, bireyin konuşma esnasında başkalarının duygularını anlaması, göz teması kurması, konuşmayı uygun şekilde başlatması ve sürdürebilmesi gibi becerileri kazanması hedeflenmektedir. Bunun yanı sıra Asperger Sendromlu bireylerde sıklıkla gözlemlenen katı düşünce kalıplarını esnetmeye yönelik müdahaleler de terapi sürecinin ayrılmaz bir parçasıdır ” diye konuştu.

“Yaşam kalitesini yükseltmede etkili oluyor” 

Dr. Öğretim Üyesi Merve Savaş, dil ve konuşma terapistlerinin Asperger Sendromlu bireylerin dil ve iletişim becerilerini geliştirmede kritik bir işlev üstlendiğini belirterek sözlerini şöyle tamamladı:

Erken tanılama ve uygun terapi yaklaşımlarının benimsenmesi, bireylerin sosyal etkileşim becerilerinin artırılmasını ve günlük yaşamda daha bağımsız bir şekilde fonksiyon göstermelerini mümkün kılmaktadır. Terapiler Asperger Sendromlu bireylerin ve bireylerin ebeveynlerinin yaşam kalitesini artırmak açısından kritik rol oynamaktadır. Bu nedenle, multidisipliner bir yaklaşım çerçevesinde DKT’lerin katkıları büyük önem taşımaktadır.” (DHA)

 

Related Posts

Baharda ortaya çıkan 1 numaralı cilt bakım hatası! DNA’yı bile bozuluyor

Yaz gelmeden önce cildinizi yaza hazırlamak ve henüz güneşlenmeden önce hafif bir bronzluk elde etmek isteyebilirsiniz. Herkes güneşe maruz kalmaya yavaş yavaş alışmanın cildi ani yanıklardan kurtarabileceğini düşünse de bu aslında büyük bir yanılgıdır. Güneşlenme mevsimi gelmeden çeşitli yöntemlerle elde edilmiş bronzluğun güneş yanığına karşı koruma sağladığı fikri bir efsaneden başka bir şey değil. Baharda ortaya çıkan ve hemen hemen herkesin yaptığı cilt bakım hatası!

Burun tıkanıklığı geçmiyorsa dikkat: Alerjik rinit mi, sinüzit mi? Uzmanı yanıtladı

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Merve Tunca, bahar aylarının başlamasıyla salgın hastalıkların yerini alerjik rinitin almaya başladığını belirterek, “Alerjik rinitte burun tıkanıklığı şikâyetinin üzerine ağız solunumu nedeniyle havanın daha kuru olduğu bölgelerde, boğazda kızarıklık ve ağrı şikâyetleri de eklenir. Akıntının sinüslerden burun içine rahat boşalamadığı bu tıkanıklık uzun sürdüğünde ise, sinüslerde biriken akıntılar nedeniyle bakteriyel enfeksiyon ile birlikte sinüzitle uyumlu şikayetler göz ardı edilmemelidir” dedi.

Ankilozan Spondilit Farkındalığı İçin Yürüdüler!

Ankilozan spondilit en çok bel fıtığıyla karışıyor. Romatologlar ve hastalar ankilozan spondilit hastalığına dikkat çekmek için yürüdü

Vücudun görünmez savaşçısı: Arginin

Kalbi koruyor, cildi yeniliyor, hormonları dengeliyor… Proteinlerin yıkımıyla sentezlenen arginin, bağışıklık sistemini destekleyerek adeta vücuda kalkan oluyor. Dr. Yunus Kayalar, bu amino asidin nohuttan tavuğa, fındıktan yumurtaya pek çok besinde yer aldığını söylüyor.

102 yaşındaki bilim insanı, uzun ömrünü genlere değil bu kurala borçlu

Genetik faktörlerin uzun yaşam üzerindeki etkisi sıkça tartışılırken, 102 yaşındaki bilim insanı kendi ömrünü genlerine değil, uyguladığı özel bir kurala borçlu olduğunu söylüyor. Yıllardır bilim dünyasında aktif olan ve sağlığını koruyarak üretkenliğini sürdüren bu uzman, yaşlanmaya dair geleneksel yaklaşımlara meydan okuyan bir yaşam tarzı benimsediğini belirtiyor.

Hastalıktan korunuyor, sağlıkla büyüyorlar! Bebeğin bağışıklığını güçlendiren 4 öneri

Bebeğin anne rahmine düştüğü ilk andan itibaren sağlıkla dünyaya gelebilmesi ve anne- bebek sağlığının korunması için bazı önemli noktalara dikkat edilmesi gerekiyor. Uz. Dr. Aycan Yıldız, bebeklerde bağışıklığı artırmaya yönelik öneriler paylaştı.